İhsan Fazlıoğlu’ndan Şiirdeki Türk Düşüncesi

25 Şubat 2015

İslâm-Osmanlı-Türk düşünce tarihine ilişkin okumayı Fuzuli’nin “Işk imiş her ne var âlemde / İlm bir kîl ü kâl imiş ancak” beyti üzerinden yapan Prof. Dr. İhsan Fazlıoğlu Üniversitemizdeydi.

Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü tarafından Üsküdar (Atik Valide) Yerleşkesi’nde birincisi düzenlenen Atik Valide Seminerleri’nin konuğu bilim felsefecisi Prof. Dr. İhsan Fazlıoğlu oldu.

Seminerin dinleyicileri arasında Rektörümüz Prof. Dr. Musa Duman, Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. M. Fatih Andı, Tarih Bölümü Başkanı Prof. Dr. Fahameddin Başar’ın yanı sıra akademisyenler ve öğrenciler yer aldı.

Fazlıoğlu, bir bilim felsefecisi, tarihçisi olarak neden edebiyatçıların üzerinde durması gereken bir beyti konu edindiğini şöyle açıkladı: “Bu beytin psikolojik bir boyutu var. Bize anlattığı başka şeyler var. Fuzuli, “İlm bir kîl ü kâl imiş ancak” derken sanıldığı gibi bilimi değersizleştirmiyor. Ben bu çalışmayla Türk düşüncesini sadece nesirde değil şiirde de bulabileceğimizi gördüm.”

Medrese mezunu âlimlerin yazdığı şiirlerde çok ciddi felsefi arka plan gördüklerini söyleyen Fazlıoğlu, “Âşık Paşa’nın Garipnâme’si dört başı mamur bir felsefe sistemidir. Anadolu’yu yeni yurt edinen Osmanlı’nın felsefesini anlatıyor. Sadece şiir değildir.” diye konuştu.

4 Terimin Anlam Katmanlarını İnceledi

Fuzuli’nin meşhur beytini derinlemesine irdelediği çalışmasını nasıl hazırladığını da anlatan Fazlıoğlu, beyit üzerinden Osmanlı dönemi Türk düşüncesinin nasıl okunacağına dair bir metodoloji geliştirdiğini söyleyerek çok değişkenli parametrik okumayla önce ışk’ı –burada “aşk” kelimesini değersizleştirildiği için kullanmadığını açıkladı- ardından âlem, ilm ve kîl ü kâl terimlerini irdelediğini ifade etti. Kîl ü kâl’in sanıldığı gibi “boş konuşma”, “dedikodu” anlamlarına gelmediğini; fikri dolayısıyla aklı temsil ettiğini ifade eden Fazlıoğlu, “Bu 4 terimi incelediğimde ortaya ‘Fuzuli ne demek istedi?’ metni çıktı.” dedi.

Fuzuli’nin dediği milletin anladığı değil diyen Fazlıoğlu, “Neden başka bir şey demek istediğini düşünmüyoruz?” diye sorarken cevabı yine kendisi verdi: “Türk milletinin psikolojisi kaymış. Ayar vermek lazım. Psikolojik ayar düzeldiğinde bu metinleri farklı okumaya başlayacağız. Bu da ancak tarih bilinciyle, medeniyetimizi merkeze alan okuma biçimini benimsemekle sağlanır.”

Medrese eğitimi almış bir şairin “âlemde her ne varsa aşktır ve ilimle uğraşmak boş konuşmadır” demesinin mümkün olamayacağını ifade eden Fazlıoğlu, beyti zipli dosyalara benzeterek şunları söyledi: “Bir beyit bile zipli dosyalar gibidir. Çözmek lazım. Üretildiği bağlama yerleştirmek lazım. Yerleştirince çözüyorsunuz.”

Öğrencilere tarihsel tecrübeyle irtibat kurmalarını salık veren Prof. Dr. İhsan Fazlıoğlu, dikkatle dinlenen semineri, soru/cevap faslının ardından sonlandırdı.